yiyecek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yiyecek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ağustos 2022 Pazartesi

Et sektöründe tedarik zinciri ıslah edilmeli-yılmaz parlar



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout
 
info@parlarmedya.com

 


Et sektöründe tedarik zinciri ıslah edilmeli

Gıda sektörünün sorunlarını tüm yönleriyle tartışılması için İstanbul Ticaret Borsası tarafından düzenlenen Borsa Meydanı toplantılarında bu ay kırmızı et masaya yatırıldı. Yoğun katılım olan toplantıya kırmızı et ve hayvancılıkta yakın dönem düzenlemeler damgasını vurdu.



İstanbul Ticaret Borsasının, Güvenilir Ürün Platformunun desteğiyle düzenlediği “Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor” toplantılar serisinde bu ay kırmızı et sektörü konuşuldu. “Kırmızı Ette Sorun ve Çözümler” başlığı ile gerçekleştirilen etkinliğe geniş bir katılım gerçekleşti.

Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde yapılan toplantının açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, Türkiye’nin kırmızı et üretim potansiyelinin mevcut üretimin çok üstünde olduğunu belirterek, “Öncelikle Devletimiz, hayvancılığın gelişmesi için uyguladığı politikalarla üstüne düşeni yapıyor. Nitekim kırmızı et üretiminin sürekli arttığı bir gerçek. Ancak potansiyelimize ulaşmak için çalışmamız gerektiği de ortadadır. Ülkemizde 11 ay boyunca, yem kullanılmadan hayvan beslenebilecek meralar var. Bu nedenle küçükbaş hayvancılığın ülkemiz için çok büyük potansiyel barındırdığına inanıyorum. Özellikle yem fiyatlarının ve üretim maliyetlerinin yükseldiği dönemlerde bu sistemin önemi daha iyi anlaşılıyor. Bizim küçük aile işletmeleri ve mera hayvancılığını geliştirmek için ek tedbirleri gündeme almamız lazım. Sanayide büyük başın, evlerde ise besin değeri de yüksek olan küçükbaş etinin tüketilmesinin yaygınlaştırılması lazım. Yani bir taraftan küçükbaş üretimi için çalışırken, bir taraftan da tüketiminin yaygınlaştırılmasını sağlamalıyız. Buradaki en önemli nokta, mera sistemi sayesinde yapılan üretimin maliyeti düşük olacağı için fiyatların dengelenmesine yapacağı katkıdır. Türkiye tarımsal üretim için gereken her şeye sahip bir ülke: Toprak büyüklüğü ve verimliliği, su kaynaklarımız, teknolojik gelişmişliğimiz, uluslararası tüketim pazarlarına ve ticari birliklere yakınlığımız hep avantaj… İşte bizim yapmamız gereken bu avantajlarımızı kazanca dönüştürmek için çalışmaktır” dedi. 

Et ve Süt Kurumu Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan ise yaptığı konuşmada et sektöründe tedarik zincirini ıslah edecek bir sisteme ihtiyaç olduğunu belirterek, “Bunu temin etmek için sözleşmeli besicilik konusunda çalışmalarımız var. Üretimden itibaren her aşamaya dahil olacağımız bir sistem öngörüyoruz. Bu sistemde maliyettin üstüne belirli bir refah payını üreticiye garanti edeceğiz. Ayrıca ürettiği eti piyasaya satma seçeneği de olacak. Böylece üreticinin önünü görmesini ve et üretiminin sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz” dedi. 



Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı Burhan Demirok, süt ve et üretiminin ayrı düşünülmemesi gerektiğini belirttiği konuşmasında, “Süt üreticileri para kazanamazsa et üretimi de aksar. Süt, et üretiminin giderlerinin karşılanması için önemli. Küçükbaş üreticiliği ve tüketimiyle ilgili de güzel gelişmeler var. Son üç yılda küçükbaş hayvan sayısı 20 milyonlardan 26 milyon 800 bin başa ulaştı. Küçükbaş hayvan eti tüketimi de yüzde 25’lere çıktı” dedi.

Ulusal Kırmızı Et Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, sanayiye tahsis edilen arazilerin yüzde 80’inin meralardan oluştuğunu belirterek, “Bu büyük sorunlar doğurabilecek bir durum. Hayvan yetiştiriciliğinde kapalı sistem bizim için çözüm değil. Hayvancılığın gelişmesi için aile işletmelerinin zarar etmeyeceklerine inanmaları gerekir” şeklinde konuştu. 

Türkiye Kasaplar Besiciler Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarları Federasyonu Başkan Vekili Saruhan Yağmur ise et sektörünün problemlerinin ortak platformlarda tartışılarak çözüm aranması gerektiğine inandığını belirtti ve “İthalat da ihracat da iç dengeleri bozuyor. Ayrıca biz kasaplar olarak deterjan ile etin bir arada satılmasına karşıyız. Marketlerde hazır kıyma satışı yasak olduğu halde bu yasak deliniyor. Engellenmesi gerekiyor” dedi.

Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç etçi ırkların geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Hayvancılığa yapılabilecek en büyük saygısızlık etin pahalı olduğunu söylemektir. Yem ve enerji gibi tüm girdilerdeki olağanüstü artışlarla kıyaslandığında et çok ucuz. Fiyatların bu seviyede kalması 5-6 ay sonra sorun yaşamamıza yol açacak” dedi.

ETBİR Başkanı ve İSTİB Meclis Üyesi Ahmet Yücesan da sanayiciler olarak et fiyatlarının düşük olmasından rahatsız olduklarını belirterek, “Bu fiyatlar sektörün sürdürülebilirliği için bir tehdit oluşturuyor. Alım gücünün düşmesi dolayısıyla sektörde yüzde 30 civarı iş kaybı var. Geliri düşen üretici sektörden çıkmaya başlıyor. Ülke olarak kendi içimizde bir sistem kurmalıyız” şeklinde konuştu.

İstanbul Perakendeci Kasaplar Esnaf Odası Başkanı Aydın Tüfekçi İstanbul’da kasapların yüzde 50’ye yakın iş kaybı olduğuna dikkat çekerek, “Bir et halimiz olmadığı için karkas et fiyatları 93 lira ile 103 lira arasında değişiyor. Ayrıca besi kalitesi düştüğü için etlerde ciddi yağlanma var. Besicilerin işi terk etmesinin engellenmesi için de çözüm üretilmeli” dedi.

Nazay Tarım ve Hayvancılık Genel Müdürü Celal Naz ise Ziraat Bankası finansmanında yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “Krediyi kullanan üreticilerden millileşme sürecinde cari faizin alınmaması gerekiyor. Mevcut durum üreticilere zarar veriyor” şeklinde konuştu.

İSTİB Canlı Hayvan Ticareti Komite Başkan Yardımcısı Nezir Arslan, Türkiye’de on yıl öncesine göre et fiyatlarının düştüğünü belirterek, “O zamanlar et fiyatları 8-10 dolara tekabül ediyordu. Şu anda biz Avrupa’dan ucuz durumdayız. Bu fırsatı değerlendirebiliriz. Hem ithalatın hem de ihracatın serbest bırakılmasıyla Türkiye’nin üretim hacmini genişletebiliriz” şeklinde konuştu. 

İSTİB Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Tekinaslan da özellikle canlı hayvan fiyatlarının düşüklüğüne dikkat çekerek, “Karkas et fiyatları zeytin peynirin altına düştü. Bu sürdürülebilir değil. Et üretiminin artırılması için cazip hale getirilmesi gerekiyor. Hem hayvancılık desteklenmeli hem de kırsal bölgelerin sosyal imkanları genişletilmeli. Biz de İstanbul Ticaret Borsası olarak kalifiye kasap ihtiyacının karşılanması için Milli Eğitim Bakanlığı ile temas halindeyiz ve bu konuda çalışıyoruz” dedi. 

yilmazparlar@yahoo.com

29 Mayıs 2022 Pazar

Dünya’da Baharat Türk kimliği ile anılmalı-Yılmaz Parlar



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout
 
info@parlarmedya.com

  Dünya’da Baharat Türk kimliği ile anılmalı


İstanbul Ticaret Borsası tarafından Güvenilir Ürün Platformu desteği ile hayata geçirilen ‘Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor’ toplantılarına bu ay Türk baharat sektörü konuk oldu. 

Bu ay beşincisi düzenlenen Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor toplantılarında baharat sektörü mercek altına alındı. 26 Mayıs Perşembe günü online gerçekleşen, “Türkiye’nin Baharat Yolu” başlıklı toplantıya; Ambalajlı Baharat Üreticileri Derneği Başkanı Aydın Acun, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, Bitkisel Üretim Genel Müdürü Dr. Mehmet Hasdemir, Odessa Baharat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tevfik Dayan, Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu, İSTİB Meclis Üyesi Emin Demirci, Yemek Yazarı ve TV Programcısı Elif Korkmazel, İSTİB Bal ve Baharat Komitesi Başkan Yardımcısı Atilla Rua ve İSTİB Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Beşir Kılıç konuşmacı olarak katıldı. 


Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde yapılan toplantının açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz konuşmasında baharatın Türkiye için önemine dikkat çekerek, “Gelişme için sektörün her paydaşına önemli görevler düşüyor. Öncelikle tarımsal planlama ve doğru ürün seçimine dikkat etmemiz gerekiyor. Daha sonra üretimde eğitim ve teknoloji kullanımı, tohum ıslahı, standardizasyon, kalite, süreklilik konularına yoğunlaşmalıyız. Son aşamada da dünyada “Türk Baharatı” algısını yerleştirmek için girişimlerde bulunmalıyız” dedi.

Ambalajlı Baharat Üreticileri Derneği Başkanı Aydın Acun, yaptığı konuşmada baharatta dış ticaretin gelişmesinin yolunun uluslararası bilinirlikten geçtiğini belirterek, şöyle konuştu, “Bilinirlik marka ile mümkün. Sektörün hacmi uluslararası marka oluşturmamıza yetecek seviyede değil. Bu nedenle öncelikle talebe uygun standartlarda ve yüksek kalitede tarımsal üretimi gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bunun ilk adımı da destek ve teşviklerin uzun vadeli olarak açıklanmasıdır.”

Üniversite olarak bir tıbbi aromatik bitkiler borsası girişimi yürüttüklerini belirten Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, sektörün gelişimi için bu borsanın gerekliliğine dikkat çekti. Okumuş, “Borsa, klasifikasyon, standardizasyon, kalite, kontrol, markalaşma ve ticarileştirme süreçlerinin gerçekleşmesi için gereken altyapıyı oluşturacak. Bu nedenle kuruluşu için çaba sarf ediyoruz. Üniversitemizin yanında devletimiz, yerel yönetim, Afyonkarahisar Ticaret Borsası ve son olarak da İstanbul Ticaret Borsası bu oluşum için çalışıyor” şeklinde konuştu. 

Bitkisel Üretim Genel Müdürü Dr. Mehmet Hasdemir, tıbbi aromatik bitkiler ve baharatla ilgili Türkiye’nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, “Bu potansiyeli değerlendirmek amacıyla, Tarım ve Orman Bakanlığı olarak Itrî ve Tıbbi Bitkiler ile Boya Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Projesi’ni başlattık. Amacımız, bu tür bitkilerin yetiştiriciliğinin geliştirilmesi, üretimin iç ve dış talebe göre artırılması, doğal ve biyolojik kaynakların korunması ve sürdürülebilirliği, kırsal kalkınmanın sağlanmasıdır. Uluslararası piyasaların istediği kalite ve miktarda üretimin geliştirilmesinin de bulunduğu hedeflerimize ulaşmak için çalışmalarımız sürüyor. Demonstrasyon, eğitim ve kümelenme çalışmaları yürütüyoruz. Konuyla ilgili fizibilite raporları ve yatırımcı rehberleri yayınlandı” dedi. 

Odessa Baharat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tevfik Dayan da konuşmasında baharat ve kırmızıbiber üretimiyle ilgili sorunlara dikkat çekerek, “Üretimdeki problemlerimizin başında mevsimlik tarım işçiliğinin sorunlarının yansıması var. Bu sorun biber ekiminin avantajını kaybetmesine yol açıyor. Ayrıca biberin sulak arazi istemesi, iklim değişikliği de önemli sorunlar. Tohum ıslahı çalışmalarının yavaş yürümesi, endüstriyelleşme için gerekli ARGE yatırımlarının yüksekliği de devlet desteğinin gereğini gündeme getiriyor” şeklinde konuştu.

Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu, yaptığı konuşmada, Tarım ve Orman Bakanlığı Baharat Alt Komisyonu’nun Baharat Tebliği için yaptığı çalışmaları özetleyerek, “Bu konudaki çalışmalar uzun sürdü ama sonuçları iyi oldu. Ancak yapılması gereken çok iş var. Örneğin aromatik bitkiler, çay ve uçucu yağ tebliğlerinin de çalışılması gerekiyor. Ayrıca bilimsel çalışmaların sektör ihtiyaçlarına uyumlu olması için atılması gereken adımlar da var” dedi.


 

İSTİB Meclis Üyesi Emin Demirci, sektörün en önemli sorunlarından birinin denetim sürecinde yaşananlar olduğunu belirterek, “Laboratuvar ölçüm limitlerinin farklılığı, tebliğin yoruma açık olması, denetimlerin üretim sürecini ve sektörün tamamını kapsamaması, özellikle ithal ürünlerde uluslararası Kodeks Alimentarius gıda standartlarının uygulanmaması gibi nedenlerle, işini doğru yapan firmalar zarar görmekte ve haksız rekabetle karşı karşıya kalmakta. Bu sorunların yaşanmaması için cezai uygulama yönetmelikleri oluşturulmalı ve konuyla ilgili bir danışma kurulu oluşturulmalı” şeklinde konuştu. 

Yemek Yazarı ve TV Programcısı, Şef Elif Korkmazel ise Türk baharatı algısının tüm dünyada oluşturulması için uluslararası Türk şeflerle işbirliği yapılmasının faydalı olabileceğini belirterek, “Markalaşma için şeflerle işbirliği içinde hareket edilirse küresel bir başarı daha hızlı bir biçimde elde edilir” dedi.

İSTİB Bal ve Baharat Komitesi Başkan Yardımcısı Atilla Rua da sektörel sorunların çözümünde her paydaşın bağımsız ve birbirinden habersiz çalışmalar yürüttüğüne dikkat çekerek, “Her kurum, her paydaş önemli çalışmalar yapıyor, önemli adımlar atıyor. Ancak bu çalışmalar koordinasyondan yoksun olduğu için ve bilgi paylaşımı gerçekleşmediğinden sonuç alınamıyor. Bu nedenle paydaşların ortak hareket etmesi çok önemli” şeklinde konuştu.

Toplantının kapanış konuşmasını gerçekleştiren İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Beşir Kılıç, toplantının verimli geçtiğini belirterek, “Bugün bu toplantıda sektör çok güçlü bir şekilde temsil edildi ve çok önemli konular ele alındı. Bu nedenle ben bu toplantının çok faydalı olacağına inanıyorum. Gıda sektörü temsilcileri hem dernek hem oda ve borsa gibi oluşumlardaki faaliyetlere daha aktif bir biçimde katılmalı. Çünkü bu platformlar bizlerin sorunlarının çözümü için var” dedi. 

yilmazparlar@yahoo.com

Et sektöründe tedarik zinciri ıslah edilmeli-yılmaz parlar

PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor ...